Kronik bir cilt hastalığı olan egzama (atopik dermatit) sık karşılaşılan bir rahatsızlıktır. Dermatoloji bölümünün ilgilendiği bu rahatsızlık cildin kuruması, kaşıntı ve pullanma tipi lezyonlarla ortaya çıkmaktadır.

Egzamanın tedavi edilmemesi, hastada başka şikayetlerin görülmesine de neden olmaktadır. Uykuya dalmakta zorluk çekmek ve yapılan işe konsantre olamamak yoğun kaşıntıya bağlı olarak ortaya çıkan şikayetler arasındadır. Yaşam kalitesinin düşmesini engellemek için egzama belirtileri gözlemlenmeli ve rahatsızlık teşhis edildikten sonra, vakit kaybetmeden tedavi sürecine girilmelidir.

Egzama Nedenleri Nelerdir?

Halk arasında egzamanın alerjiyle karıştırıldığı görülmektedir. Egzama (atopik dermatit), bir alerji türü değildir. Ancak alerjik hastalıklarla birlikte gelişim gösteren bir yapıya sahiptir. Egzama hastalarının bünyesi daha hassas olduğu için alerjen özellik gösterir. Yani, egzamalı bireylerde alerjik vakayla karşılaşma oranı daha yüksektir.

Egzamanın oluşma nedenleri geniş bir yelpazeye sahiptir. Hastalık oluşumu hem genetik hem de çevresel faktörlerden tetiklenebilmektedir. Ailede egzama varlığı, genetik aktarımın bir işaretidir ve aile öyküsü kişiler için büyük bir risk faktörü olarak nitelendirilmektedir.

Bunun dışında; stres, kaygı ve titizliğin de egzamaya neden olduğu saptanmıştır. Oluşum nedeniyle doğru orantılı olarak; ev hanımları, inşaat ve temizlik işçilerinde egzamaya daha çok rastlanmaktadır.

Çocukluk ve yetişkinlik döneminde ortaya çıkabilen egzama, sonradan karşılaşılabilecek bazı hastalıkların habercisi olabilir. Astım, bu hastalıklar arasında en belirgin örneklerden bir tanesidir. Daha ciddi bir problemler karşılaşmadan önce egzamanın nedeni bulunmalı ve tedavi edilmelidir. Bir sonraki başlıkta sıralanan belirtiler fark edildiği andan itibaren bir uzmana danışmakta yarar bulunur.

Egzama Belirtileri Nelerdir?

  • Dirsek, yüz ve kafa derisinde lezyon oluşumu
  • Cilt yüzeyinin kuruması
  • Kızarık ve pullu bir görünüm
  • Derinin kalınlaşması
  • Cilt üzerinde su dolu baloncuklar
  • Cilt renginin değişmesi
  • Aşırı hassasiyet durumu
  • Kaşınma ve kaşıma sebebiyle yara oluşumu

Egzama yukarıda sıralanan belirtilere bakılarak, uzaman bir dermatolog tarafından fiziki muayeneyle teşhis edilebilir. Egzamanın yanında getirebileceği alerjik reaksiyonları değerlendirmek içinse Deri Pick Testi ve kan tahliline başvurulabilir.

Egzama Tedavisi Nasıl Yapılır?

Egzama (atopik dermatit) rahatsızlığını tamamen giderebilecek bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır. Ancak bazı tedavilerle hastanın şikayetinin beliğin düzeyde iyileştirilmesi ve buna bağlı olarak yaşam kalitesinin artırılması mümkündür.

Oldukça kapsamlı olan tedavi seçenekleriyle başta cilt hasarının durdurulması ve kaşıntının giderilmesi hedeflenmektedir. Bunun için cilt kuruluğunu gidermek için nemlendirici kremlerden ve kaşıntı ilaçlarından yardım alınabilir. Kaşıntının giderilmesinin ardından hastanın uyku problemleri ve odaklanma sorunları da ortadan kalkar.

Vücutta egzama oluşan alanlar aynı zamanda yangı bölgesi olarak isimlendirilmektedir. Burada oluşan kaşıntı, ağrı ya da kızarıklığın giderilmesi için yüzeysel kremlere ihtiyaç duyulur.

Bunun yeterli gelmediği durumlardaysa; kortikosteroid ilaçlardan (ağızdan ya da damar yoluyla), bağışıklık sistemini dengeleyecek ilaçlardan ve fototerapiden yardım alınabilir. Fototerapi sayesinde cilt lezyonlarının morötesi ışıklarla giderilmesi mümkündür.

Egzamaya bağlı kuruluk, kaşıntı hissi ve kaşınma reaksiyonuyla yangı bölgesinde yarılmalar oluşabilir. Bu yarık ve çatlaklar enfeksiyon açısından risk taşımaktadır. Bu tip durumlarda egzama tedavisine antibiyotik dahil edilmektedir.

Tedavinin aksamaması ve sürecin uzamaması için reçete edilen ilaçların düzenli biçimde kullanılması gerekmektedir. Egzama, cildi dışarıdan gelecek etkilere karşı daha hassas bir hale getirmektedir.

Doğal içerikli ürün kullanımı, dar kıyafetlerden kaçınma ve kaşıntı yapabilecek nesnelerle temas etmeme; hastanın bireysel olarak alabileceği bazı önlemler arasındadır.

Egzama tam olarak tedavi edilmese de, hekim tarafından uygulanan tedavi yöntemleriyle hafifletilebilir. Tedaviye ve hekim tavsiyelerine uymak semptomları önemli ölçüde azalttığından, hastanın şikayetlerini de giderir.

Atopik Dermatit Tamamen Geçer Mi?

Atopik dermatit, kronik bir cilt rahatsızlığıdır ve tamamen geçirilemeyebilir. Ancak, doğru tedavi ile semptomların kontrol altına alınması mümkündür ve ciltteki lezyonların iyileşmesi sağlanabilir.

Atopik dermatitin belirtileri arasında ciltte kızarıklık, kaşıntı, kuruluk, kabarcıklar ve yaralar yer alır. Bu semptomlar, ciltteki iltihaplanmanın sonucudur ve birçok faktöre bağlı olabilir.

Atopik dermatitin tedavisinde, semptomları azaltmaya ve yeniden oluşmasını engellemeye yönelik bir yaklaşım benimsenir. Doktorunuzun tedavinize uygun vereceği nemlendirici kremler ve çeşitli ilaçlar kullanılabilir.

Bununla birlikte, atopik dermatit bazen kronik bir durum olarak kalabilir ve tamamen iyileşmeyebilir. Bu durumda, hastaların semptomlarını kontrol altında tutmaları önemlidir ve düzenli olarak bir dermatolog ile görüşmeleri önerilir. Tedaviye erken başlamak, semptomların daha iyi kontrol altında tutulmasına yardımcı olabilir.

Sonuç olarak, atopik dermatit tamamen geçirilemeyebilir, ancak doğru tedavi ile semptomların kontrol altına alınması ve ciltteki lezyonların iyileştirilmesi mümkündür. Bu nedenle, atopik dermatit belirtileri gösteren herkesin bir dermatolog ile görüşmesi ve uygun tedaviyi alması önerilir.