Periferik ve Santral Sinir Sistemi Hastalıkları
Sinir sistemi hastalıkları toplumlarda yaygın olarak görülmekte ve bazen çok ciddi sonuçlar doğurabilmektedir. Periferik ve santral sinir sistemi hastalıkları da kafa ve omurilik bölgesini hedef alan hastalıklardır. Bebeklerden yaşlılara kadar her yaş grubunda ve cinsiyette görülebilen çeşitleri mevcuttur.
Periferik ve Santral Sinir Sistemi Hastalıkları
Santral sinir sistemi, merkezi sinir sistemi olarak adlandırılmakta olup beyin, omurilik ve bağlantılı sinirlerden oluşan bir sistemdir. Periferik sinir sisteminden gelen impulslarla tepki oluşturmaya yardım eden bir çeşit kontrol ağıdır. Kas fonksiyonları, hafıza, solunum ve görme gibi durumların sorunsuzca yapılmasını sağlar.
Çevresel sinir sistemi olarak da bilinen periferik sinir sistemi, kafa ve omurilik sinirlerinden oluşmaktadır. Çizgili kasları kontrol ettiklerinden dolayı sorun oluşması durumunda kol ve bacaklarda his kaybı gibi durumlara neden olabilmektedir. Çoğu zaman ağrı ve acı hissedilen hastalıkları oluşturmaktadır. Periferik sinir sistemi hastalıkları özellikle diyabeti olan bireylerde görülmekte ve tedavi gerektirmektedir.
Santral Sinir Sistemi Hastalıkları
Beyin ve omurilik sinirlerinde meydana geldiği için santral sinir sistemine ait pek çok hastalık bulunur. Bu hastalıkların bir kısmı çok yaygın görülürken bir kısmı oldukça nadirdir. Nörolojik hastalıklar olduğundan dolayı nörologlar tarafından teşhis edilen bazı SSS hastalıkları aşağıdaki gibidir.
- Çocuk felci
- Alzheimer
- Ensefalit
- Multipl skleroz MS
- Kas rahatsızlıkları
Önemli bir bölgeyi kapsadığından dolayı SSS, kanser ve tümörlerde çoğunlukla ölüme sebebiyet vermektedir. Oluşumlarındaysa enfeksiyonlar, kaza ve yaralanmalar, metabolik rahatsızlıklar, uzun süre toksin almak, kronik hastalıklar ve yaşlılık gibi durumlar etkilidir.
Sinir Sistemi Hastalıkları Nelerdir?
Merkezi ve çevresel olarak ikiye ayrılan sinir sistemi, vücudu tamamen kaplayan bir yapıda olduğu için pek çok hastalıkla yakından ilişkilidir. Sinir sistemi, santral sinir sistemi hastalıklarına ek olarak aşağıdaki durumları da kapsamaktadır.
- Epilepsi
- Dil felci
- Parkinson
- Felç
- Uyku sorunları
- Beyin damar hastalıkları
- Migren
- Gerilim tipi baş ağrısı
- Menenjit
- Duyu sinir felci
- Beyin ve omurilik tümörleri
- Demans (bunama)
Bu hastalıkların ilk belirtileri kol ve bacaklarda uyuşma, sinirlilik, denge bozukluğu, konuşmanın kayması, doğru düşünememe gibi durumlardır. Bayılmak, bilinç kaybı, erken yaşlanma, unutkanlık, psikolojik rahatsızlıklar ya da sanrılar da bir sinir sistemi hastalığının habercisi olabilmektedir. Durum daha ciddi bir hale gelmeden uzmana başvurarak oluşabilecek hastalıklar kontrol altına alınmalıdır.
Santral Sinir Sisteminin Görevleri
Merkezi sinir sisteminin bir parçası olan beyin; duyguların, hafızanın ve düşüncelerin bir merkezidir. Kan basıncı, açlık, uyku durumu, vücut ısısı, hormonlar ve istemli çalışan organlar üzerinde oldukça etkilidir. Gelen uyarıların sağlıklı bir biçimde tepkiye dönüştürülmesine yardımcı olmaktadır. Emir veren yapıda olduğu için yönetici kabul edilen beyin, sahip olduğu tüm otoriteyi sinir sistemlerini kullanarak yapmaktadır.
Santral sinir sisteminde ÇSS’den gelen uyarılar değerlendirilmekte ve bir dönüş oluşturulmaktadır. Uyarıların birleştirilmesi, vücudun bir bütün olarak kontrol edilmesi, organların ve sistemlerin doğru şekilde çalışması da bu duruma bağlıdır. Düzende oluşan herhangi bir hasar tüm sistemleri etkileyebilmekte ve yaşam boyu sürecek hastalıkların oluşmasına neden olabilmektedir.
Sinir hastalıklarında oluşan rahatsızlıkların tedaviye ihtiyacı olsa da her bireyde farklı tedavilere başvurulabilir. Bunun için öncelikle ilaç tedavisi istenmekte, ilerlediği zaman içinde de cerrahi müdahaleye kadar ulaşabilmektedir.
Ayrıca bu hastalıklarda nörolojik rehabilitasyonlar, Lomber ponksiyon, tensilon testi, EMG ya da FM gibi pek çok tedavi çeşidi bulunmaktadır. Doktorun uygun görmesi durumunda Anjiografi, Girişimsel Nöroradyoloji veya yataklı tedavi alınabilmektedir. Ayrıca yaşam kalitesine özen gösterilmesi sinir hastalıklarından korunmaya yardımcı olur.