Kadınlarda hamile kalma stresi olduğundan dolayı geçmiş yüzyılda 250 gebelikten biri yalancı gebelikti. Ancak bu rahatsızlık günümüzde daha nadir görülen bir hale gelmiştir. Çoğunlukla hamile kalmayı çok isteyen kimselerde görülse de evlenmemiş kişilerde bile ortaya çıkabilen bir durumdur. Gelişen teknoloji sayesinde durum erkenden fark edileceği için tedavisi de kolay bir biçimde planlanabilmektedir.

Yalancı Gebelik Nedir?

Kadınlar istedikleri her dönemde hamile kalma imkanına sahip değildir. Ancak bazı durumlarda bu durumun stresi sebebiyle hamilelik belirtileri yaşanmaya başlanır. Yalancı gebelik de kişinin hamile olmaması ancak hamilelik semptomları göstermesi durumudur. İlerleyen süreçlerde tansiyonda, vücutta, kan değerlerinde ve adet görme dönemlerinde değişiklikler de görülmektedir. Bu durum, tıpta pseudocyesis olarak ifade edilen bir çeşit hastalıktır.

Gebelik ve yalancı gebelik arasında herhangi bir semptom farkı yoktur, bu nedenle doktorlar da hastaları gerçek hamile sanabilmektedir. Kadınlar 9. aylarına giriyor olmasına rağmen ortada herhangi bir bebek oluşumu söz konusu değildir fakat anneden süt gelmeye bile başlayabilmektedir. Fakat bu durum yalnızca psikolojik olduğundan dolayı beden şekillense de kendi kendine fetüs oluşturma imkanı bulunmamaktadır. Yalancı gebelik yaşayan kimselerde hamileliğe benzer şekilde aşağıdaki semptomlara rastlanabilmektedir.

  • Adet görmeme
  • Büyüyen memeler
  • Karın şişmesi
  • Mide bulantısı ve kusma
  • Bebeklerin hareket ettiğinin hissedilmesi
  • Bebeklerin kalp atışlarının duyulması
  • İştah değişiklikleri
  • Kilo alma
  • Tansiyon değişiklikleri

Çoğu zaman bu semptomlar 2 – 9 ay arasında görülmektedir ancak gelişen teknoloji sayesinde hemen fark edilmesi mümkündür. Ancak yalancı gebeliğin yıllarca devam ettiği nadir vakalar da bulunmaktadır. Ortaya çıkışıysa genellikle hastaların ultrason muayenelerinde ya da doğum sancısıyla doktora gitmeleriyle gerçekleşmektedir.

Yalancı Gebeliğin Nedenleri Nelerdir?

Kişide yabancı gebelik görülmesinin en büyük nedeni psikolojik bir rahatsızlığın fiziksel olarak ortaya çıkışıdır. Tam olarak neden oluştuğu anlaşılamasa da sinir sistemi ve endokrin sistem oldukça etkilidir. Bu sistemlerde oluşan sorunlar yalancı gebelikle ortaya çıkabilmektedir fakat etkili olan tek durumlar değillerdir. Çevre baskısı dolayısıyla yaşanan stres ve aşırı çocuk sahibi olma isteği, yalancı gebelik oluşumunda önemli bir yere sahiptir.

Yalancı Gebelik Kimlerde Görülür?

Psödosezis olarak da bilinen yalancı gebelik, bir kişinin gebeliğin fiziksel ve duygusal semptomlarının birçoğunu yaşadığı, ancak gerçekte hamile olmadığı nadir bir durumdur. Bu durum üreme çağındaki herkesi etkileyebilir, ancak en yaygın olarak başarılı olamayan gebe kalmaya çalışan kadınlarda görülür.

Yalancı gebeliğin ana nedenlerinden birinin psikolojik olduğuna inanılır, çünkü hamile kalma arzusu vücudun hamilelik sırasında yaşananlara benzer fiziksel semptomlar üretmesine neden olabilir. Bu, kaçırılan dönemleri, kilo alımını, meme hassasiyetini, mide bulantısını ve hatta doğum sancılarını içerebilir. Bazı durumlarda, yalancı gebelik, hormonal dengesizlik veya hipofiz bezindeki bir tümör gibi altta yatan bir tıbbi durumdan kaynaklanabilir.

Semptomları yaşayan kişi gerçekten hamile olduğuna inanabileceğinden, yalancı hamileliğin teşhisi zor olabilir. Bununla birlikte, kapsamlı bir fizik muayene ve tıbbi testler, semptomlara neden olabilecek diğer tıbbi durumları ekarte etmeye yardımcı olabilir. Ek olarak, kişinin yalancı hamileliğe katkıda bulunabilecek altta yatan psikolojik sorunları ele almasına yardımcı olmak için bir ruh sağlığı değerlendirmesi önerilebilir.

Yalancı Gebelik Tanı Yöntemleri Nelerdir?

Kadınlarda yalancı gebeliğin tanısı yapılırken hamilelikte uygulanan tüm testler yapılabilmektedir. Pelvik muayene dahil olmak üzere hasta fiziksel şekilde muayene edilebilir. Ayrıca idrar tahlili ve ultrason gibi testler istenerek hamileliğin gerçek olup olmadığı anlaşılabilir. Özellikle ultrason muayenesinde bebek görüntüsü ve kalp atışı olmamasından dolayı yalancı gebelik tanısı kolaylıkla koyulabilmektedir.

Bireyler, hamilelik testi yaptığı durumlarda da yalancı gebelik yaşadıklarını anlayabilmektedir. Adetten kesilme gibi semptomlarda hamilelik testi yapılması negatif sonuç getirmektedir. Hasta, hamilelik belirtileri devam ettiği takdirde yalancı gebelikten şüphelenerek bir kadın doğum uzmanına ya da jinekoloğa görünebilir.

Yalancı Gebeliğin Tedavisi Var mıdır?

Psikiyatrist ve jinekolog doktorlarının ortaklaşa çalışması sonucunda yalancı gebeliğin tedavisi yapılabilmektedir. Çoğunlukla hastalığın oluşumu psikolojik nedenlere bağlı olduğu için profesyonel destek almak gerekir. Bu aşamada hastayı ikna etmek her ne kadar zor olsa da durum net olduğundan dolayı bir süre sonra kabullenme aşamasına geçilecektir. Fakat durumun travmaya dönmemesi adına psikiyatristlerle bir arada çalışılması ve hastalığın oluşumuna sebep olan psikolojik sorunun ortadan kaldırılması gerekmektedir.

Hastalığın oluşumunda sinir sistemi ya da endokrin sistem etkiliyse, bu alanda ilaç kullanımına ya da cerrahi müdahalelere başvurulabilmektedir. Bu nedenle altta yatan ana hastalığın ne olduğuna yönelik çalışmalarda bulunulmalıdır. Jinekolojik durumlardaysa adet görmesi için üreme planlaması yapılabilmekte, adet başlatan bazı ilaçlardan yardım alınabilmektedir.