Yaşlanma; kanser, diyabet, kardiyovasküler ve nörodejeneratif hastalıklar gibi önemli kronik hastalıkların görülme riskinde artışa yol açan, ilerleyici fizyolojik bütünlük kaybı ve işlev bozukluğu ile karakterize bir süreçtir. Dünya sağlık örgütü 65 yaş ve üzeri bireyleri yaşlı olarak kabul etmektedir.
Telomer uzunluğu ile yaşlanma arasındaki ilişki nedir?
Yaşa bağlı olarak gelişen hastalıkların görülmesini veya en azından ilerlemesini önlemek ve geciktirmek hem ülke ekonomisi hem de halk sağlığının korunması açısından büyük önem taşımaktadır. Bu sebeple, Amerikan Yaşlanma Araştırmaları Federasyonu yaşlanmayı daha iyi anlamak için, yaşlanma biyobelirteçlerinin doğru tanımlanması gerektiğini savunmaktadır. Bu bağlamda, telomer uzunluğu (TL) yaşlanmanın bir biyobelirteci olarak kabul edilmektedir.
Telomer nedir?
Telomer, kromozomların DNA ve protein içeren terminal (uç) bölgeleridir. Yapısal ve fonksiyonel olarak diğer kromozomal DNA dizilerinden farklıdır. Telomer sentezinden telomeraz (telomer terminal transferaz veya revers transkriptaz) enzimi sorumludur. Kromozomal uçlardaki ‘’5-TTAGGG-3’’ tekrarlarının sentezinden sorumlu olan ribonükleoprotein yapıda özel bir DNA polimerazdır. Bu enzim kromozomların uç bölgesinin bütünlüğünü korunmak için gereklidir.
Telomerlerin görevleri nelerdir?
Telomerlerin iki önemli görevi bulunmaktadır. İlk olarak; kromozom uçlarındaki replikasyonların tamamlanmasına olanak vermektir. İkinci olarak ise bu uçların birbirleriyle karışmasını ya da kromozomların iç kısımları ile reaksiyon vermelerini önlemektir.
Telomer uzunluğundaki değişken sonuçların sebebi nedir?
Sağlıklı dokulardaki telomerin uzatılmasındaki sorumlu yapılar hücre bölünmesi sırasında etkinliklerini sürdüremezler ve boylarında kısalma meydana gelmektedir. Telomer uzunluğu, hücrelerin replikatif ömrünü de belirlediği için kritik boya geldiklerinde yaşlanma programı aktive olmaktadır. Bu süreçten sonra hücre bölünmesi durur ancak yaşamaya ve fonksiyon görmeye devam etmektedir. Dolayısıyla telomer uzunluğu, yaşlanmamın biyobelirteci olarak kabul edilir. Daha kısa telomer uzunluğu, sağ kalımda azalma ve yaşa bağlı kronik hastalıkların gelişim oranlarındaki artışla ile ilişkilidir.
Telomer uzunluğu, yaşla birlikte azalır ve insandan insana önemli ölçüde değişkenlik göstermektedir. Daha detaylı ifade edecek olursak, telomerlerin yıpranması oksidatif stres ve inflamasyon durumunda hızlanmaktadır. Yapılan çalışmalarda tolemerlerin boy uzunluğunun yaştan bağımsız olarak da kısalabildiği bilindiği ve telomerlerin yıpranmasının değişken sonuçları olduğu düşünülmektedir. Bu değişken sonuçlar; bireylerin beslenme alışkanlıkları ve yaşam tarzlarıyla ilişkili bulunmaktadır.
Telomer uzunluğu ile beslenme ilişkisi çalışmaları
- Akdeniz Diyeti:
2019 yılında yapılan bu çalışmada, bitkisel besinlerin ve bitkisel açıdan zengin beslenme modelinin telomer uzunluğuna etkisi incelenmiştir. İlk olarak; bitkisel açıdan zengin bir beslenme modeli olan ‘’Akdeniz Diyeti’’ne, tohum tüketimine (ağırlıklı olarak fındık, tahıl) ve karotenoid alımına dair yapılan çalışmalara bakılmıştır. İkinci olarak ise; bitkisel açıdan zengin diyet modelini ve bitkisel açıdan zengin beslenme durumunun telomer uzunluğu üzerine olan etkisini değerlendiren çalışmalar incelenmiştir.
Akdeniz diyeti; Yüksek tahıl, kuru baklagiller, kabuklu yemişler, sebze ve meyve tüketimi, nispeten yüksek zeytinyağı tüketimi, ılımı balık tüketimi, ılımlı kanatlı kümes hayvanları tüketimi, düşük kırmızı et ve türevlerinin tüketimi ve genellikle ılımlı kırmızı şarap tüketimi ile karakterize bir diyet modelidir. Akdeniz Diyeti’nin bitkisel ve antioksidan açısından zengin beslenme modeli olduğu göz önüne alındığında uzun süredir Akdeniz Diyeti uygulayanların telomer yıpranmasına karşı koruyup korumadığına odaklanılmıştır. Bu hipoteze bağlı yapılan ilk çalışma Trichopoulou ve ark. tarafından, ortalama 78 yaşında %47’si kadın olan 217 İtalyan üzerinde gerçekleştirilmiştir.
MedDiet skorunu oluşturarak Akdeniz Diyeti’ne uyumu değerlendirildiğinde sonuç olarak, MedDiet skoru daha yüksek olan katılımcıların daha düşük olan katılımcılara oranla, daha yüksek telomer uzunluğu gözlemlenmiştir. Yapılan bir başka çalışmada C vitamini, E vitamini, folat, polifenoller ve zerdeçal gibi bitkisel kaynaklı besin bileşenlerinin telomer yıpranmasının önüne geçeceği sonucuna ulaşmıştır.
- Batı Tarzı Beslenme Modeli:
Lee ve ark. ‘’Batı Tarzı’’ beslenme modeli uygulayan (rafine tahıl, rafine şeker, işlenmiş et, şekerli gazlı içeceklerin yüksek tüketimi) orta yaşlı ve daha yaşlı Koreli yetişkinlerde, kepekli tahıllar, baklagiller, sebzeler, deniz ürünleri ve deniz yosununun yüksek miktarda alımı ile karakterize olan bir diyet modeli uygulayan Korelilere oranla daha kısa telomer uzunluğu olduğu bildirilmektedir.
Bir başka çalışmada, bitkisel açıdan zengin bir beslenme modeline bağlı olan Çinli kadınların ‘’maço’’ olarak adlandırılan çoğunlukla hayvansal besinler, alkol, pirinç, kırmızı et, salamura sebzeler, şekerli içecekler, kızartmalar içeren geleneksel modeli uygulayan Çinli kadınlara oranla, önemli ölçüde daha uzun telomerlere rastlanmıştır.
Benzer bir çalışmada ise, 25-40 yaşlarındaki 300 sağlıklı insanın ‘’Batı Tarzı’’ beslenme modelini uygulaması sonucunda, telomer uzunluğunun olumsuz etkilendiği bildirilmiştir. Sonuç olarak diyet modelleri arasındaki ilişki değerlendirildiğinde, Akdeniz Diyeti’ni uygulayan popülasyonların, diğer modellerini uygulayan popülasyonlara oranla daha uzun telomer uzunluğu ile ilişkili bulunmuştur.
- NHANES kohort çalışması:
Telomerik DNA tekrarlarında (5-TTAGGG-3) ‘’Guanin’’ bolluğu, telomerleri oksidatif hasar için uygun hale getirmektedir. Bu durum antioksidandan zengin besinlerin diyete alınmasının telomer uzunluğuna yardımcı olup olmayacağı konusunda merak uyandırmıştır. Tohumlar antioksidan açısından zengin besinlerdir. Sert kabuklu yemiş tabakası, bitki DNA’sının oksidasyonunu önleyerek tohumun uzun ömürlü olmasını sağlayan bileşikler açısından zenginleştirilmiştir. 1958’de Koreli bireylerde yapılan bir çalışmada daha yüksek fındık ve baklagil tüketimi, daha uzun telomer uzunluğu olarak sonuçlanmıştır.
Ayrıca 5582 katılımcı içeren NHANES kohort çalışmasında, kuruyemiş ve diğer tohumluların tüketiminin telomer uzunluğu ile olumlu yönde ilişkili olduğu bulunmuştur. Ancak tahıllar ile telomer uzunluğu arasındaki ilişki pek güçlü değildir. Bu durum tahılın rafine edilmesi sırasında kaybettiği lif ve antioksidandan yoksun olması ile açıklanmaktadır.
Yeşil yapraklı sebzeler ve meyvelerden alınan karotenoidler güçlü antioksidan olma özellikleriyle bilinen fitokimyasallardır. 786 yaşlı Avusturalyalı katılımcının plazmada bulunan (lutein ve zeaksantin) yüksek karotenoid konsantrasyonları, daha uzun telomer uzunluğu ile ilişkilendirilmiştir. NHANES kohortundan 3660 katılımcıdan oluşan bir alt kümede, telomer uzunluğu ile α-karoten, β-karoten ve β-kriptoksantin toplamı arasında önemli bir ilişki gözlenmiştir: daha yüksek kan karotenoid konsantrasyonları daha uzun telomerlerle ilişkilendirilmiştir.
Yaşlanmayı yavaşlatabilmemiz için hangi beslenme modeli örnek alınmalıdır?
Oksidatif stres ve tolemer yıpranması arasında doğru orantılı bir bağlantı olduğu düşünüldüğünde bitkisel açıdan zengin beslenmenin, özellikle antioksidan açısından zengin besinlerin tüketiminin, telomerlerin yıpranmasını önlemeye yardımcı olacağını söylemek doğru olacaktır. Telomer uzunluğunun sadece bitkisel ve antioksidan açıdan zengin beslenme modeliyle alakalı olmadığını, aynı zamanda yaşa bağlı hastalıkların oluşumu ve erken yaşlanmayla da ilgili olduğunu unutmamak gerekmektedir. Bu durum karşısında telomer uzunluğunun korunması ve yaşlanmayı yavaşlatabilmemiz için beslenme modeli olarak Akdeniz Diyeti örnek alınabilir.
Referanslar:
Crous-Bou et al. Plant-Rich Dietary Patterns, Plant Foods and Nutrients, and Telomere Length. Adv Nutr 2019;10:S296–S303.
Dyt. İpek CANYAKANLAR
Egepol Hastanesi, İzmir’de tercih edilen, güvenilir ve saygın sağlık kurumlarındandır. Profesyonel kadrosu ve modern medikal ekipmanlarıyla hastalarına güvenilir tedavi seçenekleri sunar. Hasta bakımı ve takibinde de ön plana çıkan Egepol hastanesi, hasta odaklı yaklaşımı ve etik değerlere bağlılığı ile de tanınmaktadır. Sağlık sorunlarınıza çözüm bulmak ve uzman bir bakım almak için Egepol Hastanesi her zaman yanınızda. Size en iyi sağlık hizmetini sunmak için buradayız.